12 Ağustos 2015 Çarşamba

Yapı Denetim Kuruluşları İş Kazalarından Sorumlu mudur?

Yazar: Harun ORDU*
Yaklaşım / Kasım 2013 / Sayı: 251


I- GİRİŞ
İş kazaları ve meslek hastalıklarının önlenmesi için sık sık yapılan yasal düzenlemelere rağmen ülkemizde meydana gelen iş kazalarının sayısında anlamlı bir düşüş sağlanamamıştır. Söz konusu kazalar nedeniyle Sosyal Güvenlik Kurumu ve dolayısıyla bütçemiz çok yüksek miktarlarda maddi kayıplarla karşılaşmaktadır. Kurum söz konusu zararlar nedeniyle mümkün olduğu ölçüde kazaların meydana gelmesinde sorumluluğu bulunan sigortalılar, işverenler ve üçüncü kişilere rücu etmektedir.  İşyerlerinde iş sağlığı ve güvenliği tedbirlerinin alınıp alınmadığının kontrolü genel olarak Çalışma ve Sosyal Güvenlik Bakanlığı’nın ilgili birimleri tarafından sağlanmaktadır. Ancak 4708 sayılı Yapı Denetimi Kanunu(1)’nun 2. maddesinin 4. fıkrasının (f) bendi ile “işyerinde, iş güvenliği ve işçi sağlığı konusunda gerekli tedbirlerin alınması için yapı müteahhidini yazılı olarak uyarmak, uyarıya uyulmadığı takdirde durumu ilgili bölge çalışma müdürlüğüne bildirmek” yapı denetimi kuruluşlarının görevleri arasında sayılmıştır. Yazımızda, 01.01.2013 tarihinde yürürlüğe giren 6331 sayılı İş Sağlığı ve Güvenliği Kanunu hükümleri de dikkate alınmak suretiyle yapı denetim firmalarının faaliyetleri sırasında iş sağlığı ve güvenliği mevzuatı kapsamındaki(2) sorumluluklarının niteliği ve belirtilen yükümlülükleri yerine getirmeyen yapı denetim firmaları ile ilgili olarak 5510 sayılı Kanun’da yer alan iş kazası, meslek hastalığı ve hastalık gibi sigorta olayları nedeniyle SGK tarafından sigortalılarla ilgili olarak yapılan harcamalarla ilgili olarak yapı denetim firmalarına rücu edilip edilemeyeceği üzerinde durulacaktır.
II- 5510 SAYILI KANUN’DA ÜÇÜNCÜ KİŞİLERİN SORUMLULUĞU
5510 sayılı Kanun’un “İş Kazası ve Meslek Hastalığı İle Hastalık Bakımından İşverenin ve Üçüncü Kişilerin Sorumluluğu” başlıklı 21. maddesinin 4. fıkrasında;
“İş kazası, meslek hastalığı ve hastalık, üçüncü bir kişinin kusuru nedeniyle meydana gelmişse, sigortalıya ve hak sahiplerine yapılan veya ileride yapılması gereken ödemeler ile bağlanan gelirin başladığı tarihteki ilk peşin sermaye değerinin yarısı, zarara sebep olan üçüncü kişilere ve şayet kusuru varsa bunları çalıştıranlara rücû edilir.”
5510 sayılı Kanun’un “İşverenin, Genel Sağlık Sigortalısının ve Üçüncü Kişilerin Sorumluluğu” başlıklı 76. maddesinin 6. fıkrasında;
“Genel sağlık sigortalısına ve bunların bakmakla yükümlü olduğu kişilere kastı veya suç sayılır bir hareketi veya ilgili kanunlarla verilmiş bir görevi yapmaması ya da ihmali nedeniyle Kurum’un sağlık hizmeti sağlamasına veya bu kişilerin tedavi süresinin uzamasına sebep olduğu mahkeme kararıyla tespit edilen üçüncü kişilere, Kurum’un yaptığı sağlık hizmeti giderleri tazmin ettirilir.”
hükümleri yer almaktadır.
III- 4708 SAYILI KANUN’A GÖRE YAPI DENETİM KURULUŞLARININ GÖREVLERİ, SORUMLULUKLARI İLE İŞ SAĞLIĞI VE GÜVENLİĞİ MEVZUATI KAPSAMINDAKİ YÜKÜMLÜLÜKLERİ
Yapı denetim kuruluşlarının görevleri, 4708 sayılı Yapı Denetimi Hakkındaki Kanun’un(3)  “Yapı Denetim Kuruluşları ve Görevleri” başlıklı 2. maddesinde;
“…Yapı denetim kuruluşları aşağıda belirtilen görevleri yerine getirmekle yükümlüdür:
a) Proje müelliflerince hazırlanan, yapının inşa edileceği arsa veya arazinin zemin ve temel raporları ile uygulama projelerini ilgili mevzuata göre incelemek, proje müelliflerince hazırlanarak doğrudan kendilerine teslim edilen uygulama projesi ve hesaplarını kontrol ederek, ilgili idareler dışında başka bir kurum veya kuruluşun vize veya onayına tabi tutulmadan, ilgili idareye uygunluk görüşünü bildirmek…
c) Yapının, ruhsat ve ekleri ile mevzuata uygun olarak yapılmasını denetlemek.
d) Yapım işlerinde kullanılan malzemeler ile imalatın proje, teknik şartname ve standartlara uygunluğunu kontrol etmek ve sonuçlarını belgelendirmek, malzemeler ve imalatla ilgili deneyleri yaptırmak…
f) İşyerinde, iş güvenliği ve işçi sağlığı konusunda gerekli tedbirlerin alınması için yapı müteahhidini yazılı olarak uyarmak, uyarıya uyulmadığı takdirde durumu ilgili bölge çalışma müdürlüğüne bildirmek.
g) Ruhsat ve eklerine aykırı uygulama yapılması halinde durumu üç iş günü içinde ilgili idareye bildirmek…
ı) Zemin, malzeme ve imalata ilişkin deneyleri, şartname ve standartlara uygun olarak laboratuvarlarda yaptırmak.”
şeklinde belirtilmiştir.
IV- İŞ SAĞLIĞI VE GÜVENLİĞİ MEVZUATININ UYGULAMASININ DENETİMİ İLE İLGİLİ ASIL GÖREVLİ BİRİMLER
6331 sayılı İş Sağlığı ve Güvenliği Kanunu’nun 24. maddesinde “Bu Kanun hükümlerinin uygulanmasının izlenmesinin ve teftişinin, iş sağlığı ve güvenliği yönünden teftiş yapmaya yetkili Bakanlık iş müfettişlerince yapılacağı,  Bu Kanun kapsamında yapılacak teftiş ve incelemelerde, 4857 sayılı Kanun’un 92, 93, 96, 97 ve 107. maddelerinin uygulanacağı” hüküm altına alınmıştır.
6331 sayılı Kanun’un 25 ve 26. maddelerinde kanundaki iş sağlığı ve güvenliği ile ilgili yükümlülüklerin yerine getirilmediği işyerlerinde işin durdurulmasının şartları ile ihlaller nedeniyle verilecek idari para cezaları düzenlenmiştir.
Yine 5510 sayılı Kanun’un 59. maddesine göre Bu Kanun’un uygulanması bakımından, Kurum’un denetim ve kontrol ile görevlendirilmiş memurları, 4857 sayılı İş Kanunu’nda belirtilen denetim, teftiş ve kontrol yetkisini de haizdir.” Sosyal Güvenlik Kurumu’nun denetim ile görevli müfettişlerinin bu yetkisi adı geçen kanunun uygulamasıyla ilgili olarak iş kazası, meslek hastalığı, hastalık gibi sigorta olayları nedeniyle işverenlerin, sigortalıların ve üçüncü kişilerin sorumluluklarının tespiti amacı ile kullanılmaktadır. Sosyal Güvenlik Kurumu müfettişlerinin işyerlerinde iş sağlığı ve güvenliği ile ilgili mevzuat hükümlerine uyulup uyulmadığını denetlemek gibi genel görevleri bulunmamaktadır. Sosyal Güvenlik Kurumu’nun denetim ile görevli memurları bu yetkilerini sadece 5510 sayılı Kanun’a göre sigorta olayları nedeniyle sorumluluğu bulunanların tespiti amacıyla Kurum’un ihtiyacı halinde kullanmaktadırlar.
V- YAPI DENETİM FİRMALARININ İŞ SAĞLIĞI VE GÜVENLİĞİ MEVZUATININ UYGULANMASI İLE İLGİLİ SORUMLULUKLARININ KAPSAMI
4708 sayılı Yapı Denetimi Hakkındaki Kanun’un 2. maddesinin (f) bendinde “İşyerinde, iş güvenliği ve işçi sağlığı konusunda gerekli tedbirlerin alınması için yapı müteahhidini yazılı olarak uyarmak, uyarıya uyulmadığı takdirde durumu ilgili bölge çalışma müdürlüğüne bildirmek” yapı denetim kuruluşlarının görevleri arasında sayılmıştır.
Ancak Kanun’un uygulanması ile ilgili olarak çıkarılan Yönetmeliğin(4) 5. maddesinin 4. fıkrasının (ı) bendinde yapı denetim kuruluşlarının yapım safhasında “İnşaat alanında işçi sağlığı ve iş güvenliği ile çevre sağlığı ve güvenliğinin korunması için gereken tedbirlerin alınıp alınmadığını kontrol edeceği” belirtilmesine rağmen, uyarıya rağmen bu tedbirleri almayan müteahhitlerin Çalışma ve Sosyal Güvenlik Bakanlığı’na bildirilmesine ilişkin bir yükümlülüğe yer verilmemiştir.
Yapı Denetimi Hakkındaki Kanun’un 2. maddesine göre yapı denetim kuruluşları; denetçi mimar ve mühendisler ile yardımcı kontrol elemanları istihdam etmek zorundadır. Kanun’a göre “denetçi mimar ve mühendis” kavramı ile ilgili mühendis ve mimar meslek odalarına üyeliği devam eden ve Bakanlıkça denetçi belgesi verilmiş mühendis ve mimarlar; “yardımcı kontrol elemanı”  kavramı ile de denetçi mimar ve mühendislerin sevk ve idaresi altında ve kontrol elemanları ile birlikte yapı denetimi faaliyetlerine katılan teknik öğretmen, yüksek tekniker, tekniker ve teknisyenler kastedilmektedir. 4708 sayılı Kanun metninde yapı denetim firmalarında iş sağlığı ve güvenliği konularında uzman kişilerin çalıştırılması gerektiğine dair bir zorunluluk yer almamaktadır.
4708 sayılı Kanun’da; “Yapı hasarı” “Kullanımdan doğan hasarlar hariç, yapının fen ve sanat kurallarına aykırı, eksik, hatalı ve kusurlu yapılması nedeniyle yapıda meydana gelen ve yapının kullanımını engelleyen veya yapıda değer kaybı oluşturan her türlü hasar olarak” tanımlanmıştır.
Adı geçen Kanun’un 3. maddesinde; “yapı denetim kuruluşlarının, denetçi mimar ve mühendisler, proje müellifleri, laboratuvar görevlileri ve yapı müteahhidi ile birlikte yapının ruhsat ve eklerine, fen, sanat ve sağlık kurallarına aykırı, eksik, hatalı ve kusurlu yapılmış olması nedeniyle ortaya çıkan yapı hasarından dolayı yapı sahibi ve ilgili idareye karşı, kusurları oranında sorumlu oldukları, bu sorumluluğun süresinin; yapı kullanma izninin alındığı tarihten itibaren, yapının taşıyıcı sisteminden dolayı on beş yıl, taşıyıcı olmayan diğer kısımlarda ise iki yıl olduğu, yapı denetim kuruluşlarının yöneticileri, ortakları, denetçi mimar ve mühendisleri ile proje müelliflerinin, laboratuvar görevlileri ve yapı müteahhidinin; bu Kanunun uygulanmasından dolayı ortaya çıkan yapı hasarından sorumlu oldukları” belirtilmektedir.
Acaba, 5510 sayılı Kanun kapsamında yer alan sigortalıların maruz kaldıkları iş kazası, meslek hastalığı ve hastalık gibi hallerde meydana gelen zararlar nedeniyle, SGK tarafından yapılmak zorunda kalınan harcamalarla ilgili olarak, 4708 sayılı Yapı Denetimi Hakkındaki Kanun’un 2. maddesinin (f) bendinde yer alan yapı denetim kuruluşlarının görevleri arasında sayılan “İş yerinde, iş güvenliği ve işçi sağlığı konusunda gerekli tedbirlerin alınması için yapı müteahhidini yazılı olarak uyarmak, uyarıya uyulmadığı takdirde durumu ilgili bölge çalışma müdürlüğüne bildirmek.” yükümlülüğünü yerine getirmeyen firmalara SGK’ca rücu edilebilecek midir?
Öncelikle 4708 sayılı Yapı Denetimi Hakkındaki Kanunun amacına baktığımızda,  Kanun’un 1. maddesine göre bu amacın,  can ve mal güvenliğini teminen, imar plânına, fen, sanat ve sağlık kurallarına, standartlara uygun kaliteli yapı yapılmasını sağlamak olduğu görülmektedir. Yapı denetim firmalarının teşekkülüne asıl olarak bu amaç için izin verilmiştir.
Zira bu firmaların sorumluluklarının kapsamı ile ilgili üst bölümde yer verilen özel hükme baktığımızda, bu firmaların yapı müteahhidi ile birlikte yapının ruhsat ve eklerine, fen, sanat ve sağlık kurallarına aykırı, eksik, hatalı ve kusurlu yapılmış olması nedeniyle ortaya çıkan yapı hasarından dolayı yapı sahibi ve ilgili idareye karşı, kusurları oranında sorumlu oldukları anlaşılmaktadır. Başka bir anlatımla bu firmaların sorumluluklarının asıl nedeninin denetimini yaptıkları yapıların, imar plânına, fen, sanat ve sağlık kurallarına, standartlara uygun, kaliteli yapılmasını sağlamama ya dayandığı görülmekte olup, yapıların yapılması sırasında ayrı bir uzmanlık alanı gerektiren genel iş sağlığı ve güvenliği ile ilgili tedbirlerin takibindeki ihmalleri değildir. Zaten yapı denetim firmalarının genel iş sağlığı ve güvenliği mevzuatı ile ilgili uzman personel çalıştırma zorunlulukları da bulunmamaktadır. Öte yandan işyerlerinde iş sağlığı ve güvenliği ile ilgili tedbirlerin alınıp alınmadığını takip görev ve yetkisi asıl olarak Çalışma ve Sosyal Güvenlik Bakanlığı’nın görev alanı içinde yer almaktadır. Yükümlülüklerini yerine getirmeyen işverenlere yaptırımlar da bu bakanlık tarafından uygulanmaktadır. Bu anlamda iş sağlığı ve güvenliği ile ilgili işverenlere yüklenen genel yükümlülüklerin (işçilerin eğitimi, koruyucu malzeme kullanmaları vs.) takip edilmemesi nedeniyle yapı denetim firmalarının sorumlu kabul edilmesi kanunun amacına ayıkırı olduğu açıktır.
Ancak yapı denetim firmalarının işyerlerinde genel iş sağlığı ve güvenliği kuralarının takibi ile ilgili yükümlülüklerinin bulunmamasından, bu firmaların iş sağlığı ve güvenliği kuralları ile ilgili hiçbir sorumluluklarının bulunmadığı anlamı çıkarılmamalıdır.
Çünkü 4708 sayılı Kanun’da açık olarak belirtildiği gibi, bu firmalar can ve mal güvenliğini teminen yapıların imar planına, fen, sanat ve sağlık kurallarına, standartlara uygun, kaliteli yapılmasını sağlamak zorundadırlar. Bu yükümlülük aynı zamanda iş sağlığı ve güvenliği ile ilgili özel bir yükümlülük halidir ki, kanunda yapı denetim firmalarının iş sağlığı ve güvenliği ile ilgili yükümlülükleri bu kapsamda değerlendirilmelidir.
Yapı denetim firmaları yapıların imar planına, fen, sanat ve sağlık kurallarına, standartlara uygun, kaliteli yapılmaması nedeniyle meydana gelen yapı hasarlarından olduğu gibi, yapıların belirtilen kurallara uyulmadan yapılması nedeniyle (örneğin projeye aykırı yapım veya kullanılan malzemenin kalitesizliği nedeniyle inşaatta göçük meydana gelmesi gibi)  yapı inşaatı sırasında faaliyette bulunan sigortalıların maruz kaldığı kazalar sonucu ortaya çıkan zararlardan da sorumludurlar.
VI- SONUÇ
4708 sayılı Yapı Denetimi Hakkında Kanun’da yapı denetim kuruluşlarının inşaat alanında işçi sağlığı ve iş güvenliği ile çevre sağlığı ve güvenliğinin korunması için gereken tedbirlerin alınıp alınmadığını kontrol etme yükümlülükleri yer almaktadır.
Yapı denetim kuruluşlarının kanun ve kanunun uygulama yönetmeliğinde yer alan bu yükümlülükleri, inşaat alanlarında iş sağlığı ve güvenliği mevzuatında belirtilen yükümlülüklerin tamamının takibi değildir. Çünkü yapı denetim firmalarında iş sağlığı ve güvenliği mevzuatı konusunda uzman çalıştırma zorunluluğu bulunmamakla birlikte, Kanun’da yapı denetim kuruluşlarının sorumluluklarının düzenlendiği özel maddede bu firmaların imar planına, fen, sanat ve sağlık kurallarına, standartlara uygun, kaliteli yapılmaması nedeniyle meydana gelen yapı hasarlarından sorumlu oldukları belirtilmekte olup iş sağlığı ve güvenliği kurallarına aykırı fiiller nedeniyle meydana gelen tüm zararlardan sorumlu oldukları belirtilmemiştir. İşyerlerinde iş sağlığı ve güvenliği ile ilgili tedbirlerin alınıp alınmadığını takip görev ve yetkisi asıl olarak Çalışma ve Sosyal Güvenlik Bakanlığı’nın görev alanı içinde yer almaktadır. Yükümlülüklerini yerine getirmeyen işverenlere uygulanması gereken yaptırımlar da bu bakanlık tarafından organize edilmektedir. Bu anlamda iş sağlığı ve güvenliği ile ilgili işverenlere yüklenen genel yükümlülüklerin (işçilerin eğitimi, koruyucu malzeme kullanmaları vs.) takip edilmemesi nedeniyle işyerlerinde meydana gelen iş kazaları ile ilgili olarak yapı denetim kuruluşlarının sorumlu kabul edilmesi mümkün bulunmamaktadır.
Ancak 4708 sayılı Kanun’da açık olarak belirtildiği gibi, bu kuruluşlar can ve mal güvenliğini teminen yapıların imar planına, fen, sanat ve sağlık kurallarına, standartlara uygun, kaliteli yapılmasını sağlamak zorundadırlar. Bu itibarla yapı denetim firmalarının yapıların imar planına, fen, sanat ve sağlık kurallarına, standartlara uygun, kaliteli yapılmaması nedeniyle meydana gelen, sigortalıların maruz kaldığı iş kazaları nedeniyle ortaya çıkan zararlardan sorumlu oldukları konusunda şüphe bulunmamaktadır.


*           Sosyal Güvenlik Kurumu Başmüfettişi
(1)         13.07.2001 tarih ve 24461 sayılı Resmi Gazete’de yayımlanarak, 14.08.2001 tarihinde yürürlüğe girmiştir.
(2)         30.06.2012 tarih ve 28339 sayılı Resmi Gazete’de yayımlanmıştır.
(3)         13.07.2001 sayılı ve 24461 sayılı Resmi Gazete’de yayımlanmıştır. Söz konusu Kanun’un 14. maddesi gereği yayımını müteakip 30 gün sonra yürürlüğe girmiştir.
(4)         Yapı Denetimi Uygulama Yönetmeliği, 05.02.2008 tarih ve 26778 sayılı Resmi Gazete’de yayımlanmıştır.

1 yorum:


  1. Yapı Denetimi taban puanları 2020 açıklandı. Resmi veriler ışığında önlisans için hazırladığımız Yapı Denetimi başarı sıralaması 2019 ‘da ayrıca iki yıllık Yapı Denetimi bölümü hakkında bilgi vermeye çalışmaktayız. Bunun yanında kontenjanlara da yer veriliyor. https://yksdestek.com/yapi-denetimi-2-yillik-taban-puanlari/

    YanıtlaSil